EKOSİSTEM : İçinde canlı ve cansızları bulunduran, hudutları amaca göre belirlenen yaşam yerine Ekosistem denir.
EKOLOJİ: Organizmaların birbirleriyle ve çevreleriyle olan ilişkilerini inceleyen bilim dalına denir.
1.Hızlı nüfus artışı
2.Sanayi ve teknoloji ilerlemesi
3.Doğal kaynakların tükenmeye başlaması
4.Çarpık kentleşme
5.Artan artıklar
6.Yeşil alanların azalması
Ekoloji bilimini daha da değerli kılmaktadır.
2.Sanayi ve teknoloji ilerlemesi
3.Doğal kaynakların tükenmeye başlaması
4.Çarpık kentleşme
5.Artan artıklar
6.Yeşil alanların azalması
Ekoloji bilimini daha da değerli kılmaktadır.
1.CANLILAR VE ÇEVRE
- Sanayileşme ve ekonomik büyümenin amacı GELİŞMEDİR.
- Gelişmenin sağlıklı olabilmesi için canlıların ve diğer doğal kaynakların KORUNMASI gerekir.
ÇEVRE: İnsanların ve diğer canlıların yaşamları süresince
varlıklarını sürdürdükleri dış ortamdır.
Doğal denge, doğada canlıların birbirleriyle ve cansız çevreyle olan ilişkileri sağlıklı ise sağlanır.
İnsan içinde yaşadığı çevreyi çok iyi tanımalı, çevresini düzenlemede projeler geliştirmelidir.
Eviniz, okulunuz sizin çevrenizdir.
Bir fabrikatör fabrikasında nelere dikkat etmeli?
II.ÇEVRENİN CANSIZ VE CANLI ETMENLERİ
ÇEVRE
Cansız (Abiyotik) etmenler Canlı (Biyotik) etmenler
1.Işık 1. Üreticiler
2.Sıcaklık 2.Tüketiciler
3.İklim 3. Ayrıştırıcılar
4.Toplam ve mineraller
5.Su
6.pH
ÇEVRENİN CANSIZ ETMENLERİ (ABİYOTİK )
1.IŞIK
Canlılar için yaşamsal önem taşıyan güneşin, çevresine yaydığı enerjiye
güneş ışınımı denir.
Bu ışınların bir miktarı atmosferde süzüldükten sonra yeryüzüne gelir.
Güneş ışınları canlılar için sıcaklık ve aydınlık kaynağı olurken fotosentez ve madde döngülerinin de gerçekleşmesini sağlar.
Farklı özellikler gösteren ışınlar dalga boyu 120-5000 milimikron arasında olan elektromanyetik dalgalardır ve dalga boylarına göre üçe ayrılır.
- Yeryüzündeki bütün enerjilerin kaynağı GÜNEŞTİR.
- Bitkiler güneş enerjisi ile fotosentez yaparlar.
- Mor ve ötesi: 120-400 milimikron dalga boyundadır, gözle görülmez, ozon tabakasının engellenmesiyle %2’si dünyaya ulaşır, bitkilerde bazı kimyasal reaksiyonlar için aktif rol oynar.
- Görünen ışınlar: 400-760 milimikron dalga boyundadır, gözle görülür, güneş enerjisinin %40-60’ını oluşturur, bitki gelişimi için önemlidir.
- Kızıl ötesi ışınlar: 760-3000 milimikron dalga boyundadır, gözle görülmez, ısı enerji kaynağıdır, biyolojik bakımdan canlılar için önemlidir.
2.SICAKLIK :
- Güneşten gelen ışınlar atmosferdeki katı, sıvı ve gaz moleküllerini etkileyerek yeryüzündeki cisimlere sıcaklık verir.
- Ancak Dünyanın şekli geoit olduğundan her yerine eşit miktarda güneş ışını ulaşmaz.
- Organizmaların dağılış alanlarının sınırları , genellikle sıcaklığın kontrolündedir.
- Sıcaklık ile canlı ve cansız çevre arasında karşılıklı etkileşimler vardır.
- Bu etkileşimlere ; ormanların bulunduğu ortamın sıcaklığını değiştirebilmesi ve bazı kuş türlerinin göç etmesi örnek olarak verilebilir.
- Omurgalılardan Ren Geyiği kuzeyde ancak 100 enleme kadar yayılış gösterir.
- Mercanlarda ancak 200 C ‘un üstünde sıcaklığa erişen sularda yaşayabilirler.
- Yeryüzünün farklı bölgelerinin farklı miktarda ısınması, hava akımlarına ve okyanuslarda su akımlarına neden olur. Bu akımlar atmosferin ısı dağılımını bir miktar etkiler.
- Su akıntıları denizlerde bir yerden bir yere besin ve oksijen taşırlar.
- Nitekim Meksika Yukatan yarımadası-Küba arasındaki boğazda, Florida'nın doğusu Bahamalar arasındaki açık sularda yer yer 800 metre derinliğe kadar etkili olan ve Missisippi nehrinden daha fazla su taşıyan Gulf Stream akıntıları, ile Humbolt soğuk su akıntısının etkisi altında olan Peru kıyılarında bu suların beraberinde getirdiği planktonlar, beslenme potansiyelini dolayısıyla balık çeşitliliğini artırmaktadır. Ayrıca bu balıklarla geçinen deniz kuşlarının türü ve sayısı da çevre adalarda artmıştır.
Denizlerde yaşayan algler ve bazı otsu deniz bitkileri, su geçirmeden 1.600 km. yüzebilen diasporlar ve çeşitli bitki tohumları dünyanın farklı bölgelerine akıntılar yoluyla taşınırlar.
3.İKLİM:
1.Dünyanın küresel şekli
2.Atmosferin yapısı
3.Işınların geliş açısı
4.Havanın saydamlık derecesi ; birim alan düşen ısı miktarı
üzerinde etkilidir.
Tanım: Uzun zaman aralığı içinde belirli bir bölgede egemen olan
atmosfer koşullarına İKLİM denir.( Geleneksel olarak 30 yıl )
Bir bölgenin iklimini belirleyen en önemli etmenler;
1.Ekvatora uzaklığı 17.Atmosferdeki gaz oranları değişimi
2.Denize uzaklığı 18.Atmosferdeki toz miktarı
3.Deniz seviyesinden yüksekliği
4.Dağların denize göre konumu ve özellikleri
- Yeryüzü şekilleri
7.Bitki örtüsü
8.Yağışların miktarı ve yağış süreleri
9.Don olayları ve don süreleri
10.Sıcaklık ve sıcaklık süreleri
11.Nispi nem miktarı
12.Buharlaşma
13.Bulut kapalılığı
- Gelecekte iklim değişikliklerinin doğa ve insan üzerindeki etkilerini ve sonuçlarını değerlendirmek için iklimin ne yönde değiştiğini bilmemiz gerekir.
4.TOPRAK
- Canlı türlerinin büyük bir kısmının yaşam alanı olan toprak,hava ve su ile birlikte cansız,doğal bir kaynaktır.
- Toprak,ana kayaların fiziksel ve kimyasal olaylar sonucunda parçalanıp ayrışmasıyla oluşur.
- Bu nedenle ana kaya,arazi şekli,canlı varlıklar ve zaman,oluşan toprağın özelliklerini belirler.
- Toprak oluşum nedenlerine göre katmanlar halinde bulunur.
- Gerçek toprakta, mineral toprakla karışan humus ve yağış suları ile taşınarak gelen maddeler bulunur.
- En üst katman olan organik katman , mineral toprağın üstünde,kısmen veya tamamen parçalanıp ayrışan bitkisel ve hayvansal artıklardan oluşur.
- Farklı topraklarda farklı bitkiler yetişir. Toprakta yaşayan canlılar toprağın özelliğini değiştirebilirler.
- Örneğin toprak solucanı toprağı kalsiyum karbonat yönünden zenginleştirirler
- Yağış miktarı ve coğrafik özellikler toprakta bulunan mineral miktarını belirler.
- Toprak, bitkilerin gelişmeleri için gerekli olan su ve mineralleri içerdiği gibi , aynı zamanda bitkilerin kökleriyle tutunabilecekleri sağlam bir temeldir.
5.SU
- Bütün canlıların yapısında bulunan su,onların yaşamlarını sürdüre bilmesi için çok önemlidir.
- Yeryüzünün %71’ini kaplayan suyun %98’i sıvı,kalanı katı ve gaz halindedir.
- Ayrıca suyun;sıcaklık,tuzluluk derecesi,durgun veya akarsu olması gibi özellikleri,canlıların yeryüzündeki yayılış alanlarını da belirler.
- Dağlar,ormanlar,yükseklik,rüzgar, su kitleleri yağış miktarını önemli ölçüde etkiler.
- Canlılar yaşamlarını sürdürebilmek için suya ve neme ihtiyaç duyarlar
- Nüfusun artması ve yaşam yüzeyinin gelişmesiyle kullanılan su miktarı da artmaktadır .Bir süre sonra suyun kullanımının artmasına paralel olarak sular kirlenecek ve suyun değeri de daha çok artacaktır.
6.pH
- Doğadaki sular asidik ve bazik özellikleri
- bakımından büyük faklılıklar gösterirler.
- Ortamın pH derecesi organizmanın yaşamsal
- faaliyetlerini etkiler.
- Canlılar kendileri için uygun pH derecesi olan
- yaşama ortamlarını tercih ederler.
Tags:
BİYOLOJİ KARIŞIK